MEME KANSERİ




Meme kanseri kadınlarda en sık görülen kanser türüdür  ve yaklaşık olarak 8 kadından birinde görülmektedir. Evet sık görülmektedir ama  günümüzde erken evrede saptanan meme kanserinin tedavi edilme olasılığı yüzde 100’ e yakın.

Nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte, genetik yatkınlık oluşturan gen mutasyonu meme kanseri riskini artırıyor.

20 yaşından sonra ayda bir kez her kadının kendi kendini muayene etmesi, yılda bir kez doktora görünmesi ve bazı görüntüleme tetkikleri erken teşhiste büyük önem taşır. Kendi kendine meme muayenesi adet bittikten sonraki günler, menopozdaki kadınlarda ayın herhangi bir günü yapılmalı.

Klinik muayene ise 40 yaş sonrası, meme konusunda uzmanlaşmış bir doktor tarafından yılda bir kez yapılmalıdır. Kişinin ailesinde meme kanseri öyküsü varsa 40 yaş altında da yapılmalıdır. Mamografi yine 40 yaşından sonra uygulanır., aile öyküsüne göre daha erken yaşta da önerilebiliyor.

Herhangi bir bulgu ya da belirti olmasa bile 40 yaşın üzerindeki tüm kadınlara düzenli olarak mamografi çektirmeleri yani mamografik tarama yaptırmaları öneriliyor. Taramanın düzenli olarak uygulandığı ülkelerde meme kanserine bağlı ölümlerin yüzde 19-64 (ortalama yüzde 30) oranında azaldığı da biliniyor. Mamografi tetkikiyle, yaklaşık 2 yıl önce meme kanseri oluşumları yakalanabiliyor.Yani bu oluşumların elle muayene sırasında belli olması için 2 yıl geçmesi gerekiyor.

Mamografik taramalarda kanser kendisini her zaman göstermeyebiliyor. Özellikle meme parankimi yoğun olan kadınlarda mamografinin duyarlılığı oldukça düşük. Bazen kitle fizik muayenede ele gelse bile mamografide bulgu vermeyebilir. Mamografinin kanser saptamadaki başarısının yüzde 80-85 civarında olduğunun unutulmaması gerekir. Özellikle meme parankimi yoğun olan kadınlarda taramada mamografinin ultrasonografi ile birlikte kullanılması gerekir Bu şekilde duyarlılık yüzde 90’ın üzerine çıkarılabiliyor.

Memede sertlik ya da başka bir belirti hisseden kadınların, önceki mamografi sonuçları normal olsa bile, vakit geçirmeden doktorlarına başvurmaları gerekiyor.

Erkeklerde de meme kanseri görülebiliyor, bu nedenle risk faktörü taşıyan erkekler başta olmak üzere tüm erkeklerin memelerindeki değişimleri iyi gözlemlemesi gerekiyor. Kadınlara göre oran yüade bir. dir

Tarama yöntemleriyle meme kanserinde erken tanı rahatlıkla konulabiliyor ve kadınların bu hastalıktan tamamen kurtulmaları sağlanabilir.

Meme Kanseri Belirtileri Nelerdir?

Memede veya koltukaltında ele gelen kitle (sertlik, şişlik)

Memebaşından akıntı (tek kanaldan kanlı veya şeffaf renkli)

Memebaşında içe doğru çekilme, çökme veya şekil bozukluğu

Memebaşı derisinde değişiklikler (soyulma, kabuklanma)

Memede ağrı

Meme cildinde ödem, şişlik ve içe doğru çekintiler olması (portakal kabuğu görünümü)

Memede büyüme, şekil bozukluğu veya asimetri ya da renginde değişiklik (kızarıklık vs.)

Meme Kanseri Risk Faktörleri

Cinsiyet

Meme kanseri en sık kadınlarda görülüyor. Erkeklerde görülme oranı, yüzde 1’den daha az.

Yaş

Meme kanseri çoğunlukla 50 yaş ve üzerinde görülüyor. 35 yaş ve altında rastlanma sıklığı daha az. Herediter (kalıtsal) meme kanseri veya genetik bozukluklar nedeniyle oluşmuş meme kanserleri genç yaşlardaki kadınlarda daha sık görülüyor. Günümüzde çevresel faktörlerinde etkisiyle görülme yaşı maalesef aşağılara çekilmiştir.

Aile Hikayesi

Özellikle anne tarafından 1. derece akrabasında (anne, teyze, anneanne, kızı) meme kanseri hikayesi olması önemli bir risk faktörü kabul ediliyor. Bu akrabaların meme kanserine menopoz öncesi yakalanmaları ve/veya çift taraflı meme kanseri olmaları, riski daha da artıyor.

Östrojen Hormonu

Bir kadın ilk adetini ne kadar erken görürse (örneğin 12 yaştan önce) ve menopoza ne kadar geç girerse (örneğin 55 yaş), meme kanserine yakalanma riski o kadar artıyor. Doğum kontrol ilaçları yada menapoz ilaçları gibi dışardan östrojen içeren preparatlar alındığındaki risk hala tartışmalıdır. Menopoz dönemindeki,kadınlara  sıcak basması kemik erimesi kalpdamar hastalığının önlenmesi  gibi sorunlar nedeniyle  uzun süreli reçete edilmesi  (5 yıl veya daha fazla süreyle) riski artırıyor. Bu ilaöların verimesi çok gerekliyse çok yakın takiple kontrol şarttır. Bu tür ilaçlar kontrolsüzce kullanılmamalıdır.

Geçirilmiş Meme Biyopsisi

Meme Kanseri Hikayesi

Bir kadının bir memesinde daha önce kanser gelişmiş olması, ileride diğer memesinde de kanser gelişmesi riskini yaklaşık 2 kat artırıyor.

Işınlanma (radyoterapi)

Çocukluk çağında başka kanserler nedeniyle (lenf kanseri vb.) göğüs ışınlaması geçirenlerde, meme kanseri görülme sıklığı artıyor.

Beslenme ve çevre faktörleri

Yağ bakımından zengin beslenme şekli ve kilo alma, özellikle postmenopozdaki kadınlarda meme kanseri riskini artırıyor. Alkol kullanımı (günde bir kadehten fazla) yine riski artırırken, sigaranın etkisi hala tartışılıyor. Düzenli egzersiz ve fiziksel aktiviteninse meme kanseri riskini azalttığı biliniyor.

Genetik bozukluklar

Herediter (kalıtsal) meme kanseri genleri (BRCA1 ve BRCA2) tüm meme kanserlerinin yüzde 5-10'unu oluşturuyor.

Meme Kanseri Tedavi Yöntemleri

Meme kanserinin tedavisinde farklı yöntemler kullanılmaktadır. Hastalığın seyrine göre tedavi yöntemleri değişse de bunları cerrahi, ilaç tedavisi (kemoterapi), hormonoterapi (hormonal ilaçlarla tedavi), radyoterapi ve biyolojik tedaviler şeklinde sıralamak mümkün. Hangi tedavinin öncelik kazanacağı ise hastalığın klinik evresiyle ilgili bir durum.

Erken evrede yakalanan meme kanserlerinde ilk tercih, cerrahidir  Cerrahi yöntemde ya meme tümörü, etrafında temiz doku olacak şekilde meme dokusundan çıkarılıyor ya da tüm meme alınıyor. Ayrıca koltukaltına tümörün yayılıp yayılmadığını anlamak için bazı lenf bezleri çıkarılıyor.

Yapılan cerrahi girişimlerle öncelikle hastalığın evresi belirleniyor ve hangi ek tedavilerin gerekli olduğu (ışın, hormon, kemoterapi) saptanıyor.

Günümüzde cerrahi tedavideki gelişmeler ve yapılan ek tedavilerdeki ilerlemeler sayesinde birçok hastada başarılı sonuçlar alınabiliyor.Ömür boyu  hastalksız kalma oranı çok artmıştır. ERKEN TANI İLE 5 YILLIK SAĞKALIM %98 DİR.


MEME KANSERİNDEN KORUNMAK İÇİN

İdeal kilonuzu koruyun

Kadınlık hormonu ilaçlarından mümkün olduğunca uzak durun

Düzenli olarak spor yapın

Alkol tüketimini azaltın

Sigarayı bırakın

Düzenli meme muayenesi kontrollerinize gidiniz


ERKEN TANI HAYAT KURTARIR!!!